Kayıtlar

Mart, 2017 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Güney Kıbrıs’ta Enosis Engellenemez!

Enosis, ’’ Megalo İdea’’ düşüncesi çerçevesinde Kıbrıs Ada’sının Yunanistan'a bağlanmasını ifade etmektedir. Enosis ideali son 200 yıldır Rum öğrencilerin bilinçaltına özenle kazınmaya devam etmektedir! 10 Şubat 2017 günü Rum Temsilciler Meclisi’nde alınan ve Kıbrıs görüşme sürecinde krize yol açarak Anastasiadis’in müzakere masasını terk etmesine neden olan ’’Enosis kararı’’ uluslararası kamuoyunda Rum tarafını olumsuz yönde etkilemeye devam etmektedir. Rum Temsilciler Meclisi uluslararası kamuoyunda oluşan olumsuz havadan kurtularak müzakere masasının yeniden kurulabilmesi için formül arayışı içerisine girmek mecburiyetinde kalmıştır. Rum Meclisi bulduğu formül uyarınca Enosis kararını kaldırmak yerine aldatmaca yeni bir düzenlemeyle yetkiyi Meclis’ten alıp Eğitim Bakan’ına vermek suretiyle bu durumdan kurtulmayı planlamaktadır! Kıbrıs Türk Halkının, Rum Meclisi’nden beklentisi bu güne kadar Enosis konusunda alınmış ne kadar karar varsa tümünü iptal edip bu anlayış

GKRY ve Yunanistan ’’barış söylemiyle savaş mı çıkarmaya çalışıyor?’’

Anastasiadis Akıncı’nın müzakere masasına dönmesi için çağırı yapmış! Akıncı müzakere masasını terk etmedi ki dönsün! Müzakere masasını terk eden bizzat Anastasiadis’in ta kendisidir! Anastasiadis’in Akıncı’ya yönelik masaya dön çağırısını duyduğumda hemen aklıma 19. yüzyılda Osmanlı’nın önemli devlet adamlarından Ziya Paşa’nın ünlü   “Ayinesi iştir kişinin lafa bakılmaz”   sözü geldi! Kişinin ne söylediğinden çok, nasıl bir tavır, tutum ve davranış sergilediği daha önemlidir. Anastasiadis’in yaptıkları ile söylediklerinin ne kadar tutarsız olduğunu görmek için kâhin olmaya gerek yoktur! Müzakere masasını BM yetkilisi Eide’yi de fırçalayıp, kapıları çarparak terk eden Anastasiadis, şimdi geçmiş karşımıza müzakere masasına dönün çağırısında bulunuyor! Cenevre Zirvesi’nden büyük kazanımlar elde ettiğini açıklayarak dönen Anastasiadis, sıra Kıbrıs Türk tarafının elde edeceği kazanımlara gelmeden yan çizerek müzakere masasını terk etmiştir. Devletlerin dış politikalar

Ortadoğu ve Kıbrıs

Kıbrıs Adası’nın da içerisinde yer aldığı Ortadoğu, insanlık tarih ve kültürünün yazıldığı, semavi dinlerin doğduğu, zengin yerüstü ve yeraltı kaynakları ile her zaman için büyük devletlerin hâkimiyet kurabilmek için mücadele verdiği stratejik bir coğrafya olmuştur.   Yer altı kaynaklarının keşfedilmesiyle birlikte stratejik önemi bir kat daha artan bölge, tarih boyunca din ve enerji merkezli mücadelelere sahne olmuş, olmaya da devam etmektedir! Ortadoğu’da bulunan enerji kaynaklarının büyük devletler tarafından kendi aralarında pay edilmesi aşamasında bazı devletlerin haritalarının cetvelle çizildiği ve bayraklarının neredeyse birbirinin kopyası olarak Sykes-Picot Anlaşması ile çizildiği bu coğrafyada kan ve gözyaşı neredeyse bir türlü dinmek bilmiyor. *** Geçen hafta Türkiye Cumhuriyeti Genelkurmay Başkanı Hulusi Akar, Rus Genelkurmay Başkanı Valeriy Gerasimov ve ABD Genelkurmay Başkanı Joseph Dunford ile Antalya'da üçlü bir zirve gerçekleştirdi. Bu, komutanlar

Kıbrıs Türk tarafının yeni yol haritası ne olmalı?

Resim
Devletlerin dış politikalarında tesadüflere asla yer yoktur! Rum Temsilciler Meclisi’nin Enosis Plebisitiyle ilgili olarak almış olduğu karar da, Anastasiadis’in müzakere masasını kapıyı çarparak terk etmesi ve geçen hafta Fileleftheros Gazetesi’ne yapmış olduğu açıklamalarda kesinlikle tesadüf değil. Bilakis Güney Kıbrıs’ta üst aklı temsil eden Rum Ulusal Konseyi’nin uygulamış olduğu gayet bilinçli bir stratejinin sonucudur. Anastasiadis Fileleftheros Gazetesi’ne yapmış olduğu açıklamalarda, Kıbrıs Türklerini azınlık olarak gördüklerini, siyasi eşitlik ve dönüşümlü başkanlık vermeyi düşünmediklerini ifade etmiştir. Anastasiadis BM iyi niyet misyonu çerçevesinde sürdürülmekte olan Kıbrıs müzakere tarihi boyunca Rum tarafının tüm söylediklerinin koskoca bir yalandan ibaret olduğunu ve bu anlamda takiye yaptıklarını itiraf etmiştir. Rumlar Kıbrıs Türklerini 1963’de Ortak Kıbrıs Cumhuriyeti’nden attıktan sonra devleti üniter bir yapıya dönüştürmüştü. Şimdi de üniter Kıbrıs Cumhu