Kayıtlar

Ekim, 2018 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Anastasidis’iYalnız Bırakmamak Gerek!

Resim
Rum lideri Nikos Anastasiadis’in yeni çözüm önerisi anlaşılan o ki bazı kesimlerin Kıbrıs konusunda yaratmaya çalıştıkları tabuların yıkılmasına neden olmuştur! Kırk yılı aşkın süredir müzakere masasında bulunan federasyon modelinin tabu olmadığı artık Anastasiadis’in önerisi ile açıkça görülmüş oldu! Anastasiadis’in gündeme getirmiş olduğu "Gevşek Federasyon" önerisi ayrıntıları belli olduktan sonra detaylı bir şekilde değerlendirilebilir.Ancak, burada gözden kaçırılmaması gereken esas önemli konu federasyonun farklı çeşitlerinden başlayarak farklı çözüm modellerinin artık tartışamaya açılmış olmasıdır! Bu bağlamda Yunanistan Başbakanı Aleksis Çipras’ın, Dışişleri Bakanı Nikos Kocias'ın istifasının ardından Başbakanlığın yanı sıra Dışişleri Bakanlığı görevini de üstlendiği gün(!) "Kıbrıs  konusunda, çözüm istemeyen taraf olma lekesinden kurtulduk, adil ve kalıcı bir  çözüme çok yaklaştık" şeklinde açıklamada bulunması son derece manidardır! Y

Müzakere Yönteminde Olsun Uzlaşı Sağlanabilecek mi?

Resim
Elli yılı aşkın süredir aynı yöntemlerle bir sonuç elde edilemeyen Kıbrıs müzakere sürecinde yeni bir dönem içerisine girmiş bulunmaktayız! Eski müzakere yöntemleri artık ortadan kalktı! Kıbrıs müzakere süreci hatırlanacağı üzere 14 ay önce CransMontana’da Rum tarafının her zaman olduğu gibi uzlaşmaz ve katı tutumlarını sürdürmesi neticesinde çökerek sonlanmıştı. Rum tarafı, elli yılı aşkın süredir Kıbrıs Türklerinden federal çözüm adı altında mevcut Rum üniter devleti içerisinde azınlık olmayı kabul etmesini bekledi! Zamana oynayarak mevcut oluşturduğu statükoyu daha da güçlendirmeye çalıştı. En son olarak da Ada etrafındaki doğal kaynakları uluslararası hukuka aykırı, gayrı meşru bir şekilde tek taraflı olarak gasp etme girişimleri içerisine girdi! Rum lideri NikosAnastasiadis, CransMontana sonrasında, siyasi eşitlik ve dönüşümlü başkanlık konularına sıcak bakmadıklarını, 0 Asker ve 0 Garanti anlayışında müzakerelere eskisi gibi kalındığı yerden başlanacağı görüşlerini

Türk Konseyi’nin Geleceğe Yönelik Hamleleri ve Beklentiler

Resim
Türk Konseyi’nin Geleceğe Yönelik Hamleleri ve Beklentiler Kazakistan Cumhurbaşkanı Nursultan Nazarbayev ve Türkiye Cumhuriyeti’nin girişimleri neticesinde 3 Ekim 2009 tarihinde Kazakistan, Azerbaycan, Kırgızistan ve Türkiye Cumhuriyeti tarafından imzalanan Nahçivan antlaşmasıyla kurulan Türk Dili Konuşan Ülkeler İşbirliği Konseyi’nin ( Türk Konseyi) 6. Devlet Başkanları Zirvesi bu yıl Kırgızistan’ın Issık Göl kıyısında bulunan Ruhordo Cengiz Aytmatov Kültür Merkezi’nde yapıldı. Zirveye Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nden gazeteci olarak katılarak yakından takip edebilme imkânına sahip oldum. KKTC, ne üzücüdür ki hâlâ Türk Dili Konuşan Ülkeler İşbirliği Konseyi’nin ( Türk Konseyi)   üyesi değil ama İslam İşbirliği Teşkilatı’nda gözlemci üye. Bu konuda Türk Konseyi’nde Türkiye dışındaki kurucu ülkelere ciddi baskı ve tehditler bulunduğu bilinen bir gerçek! Özellikle Azerbaycan’a KKTC ile olan ilişkileri nedeniyle Karabağ’ı tanıma tehditlerinde bulunulduğunu biliyoruz! Lakin baskı v

Guterres şapkasından tavşan çıkarabilir mi?

Resim
Geçtiğimiz hafta Kıbrıs konusu ve Doğu Akdeniz’de yaşanan mevcut gelişmeleri de ele alan ''Türkler yaban tavşanını kağnı ile yakalar'' diye ayrıntılı bir köşe yazısı yazmıştım. KKTC Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı  Kudret Özersay , KKTC Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı ileBM Genel Sekreteri Antonio Guterres'in New York'taki görüşmesinin ardından AA muhabirine bir takım dikkat çekici açıklamalarda bulundu. Özersay,BM Genel Sekreteri Guterres'in Kıbrıs sorunu için görevlendirdiği geçici özel danışmanı JaneHollLute'un birkaç hafta içinde sunacağı raporla ilgili olarak ''şapkadan tavşan çıkarmasını beklemediğini, o şapkada üç aşağı beş yukarı ne bulunduğunun belli olduğunu'' söyledi! 50 yılı aşkın süredir belirli aralıklarla devam eden Kıbrıs müzakerelerinde Türk ve Rum tarafının görüşleri üç aşağı beş yukarı bellidir.En son olarak tarafların pozisyonları CransMontana’da bir kere daha ortaya konmuştur. CransMontana’da Türk