Kayıtlar

Temmuz, 2018 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Rum Yönetiminin savaş çıkarması an meselesi!

Resim
Kıbrıs’ta savaş çanları acı acı çalmaya başladı! Doğu Akdeniz’de gerginlik had safhada! Barış, çözüm ve anlaşma söylemlerinin yerini diplomasi dışı provokatif söylemler almaya başladı! Doğu Akdeniz’in kaderi Ortadoğu’ya mı benzetilmeye çalışılıyor? Geçtiğimiz hafta sonu Güney Kıbrıs’ta Dış Rumlar Konferansı’nda konuşma yapan İsrail ve Mısır büyükelçileri hadlerini aşan bir üslupta Doğu Akdeniz’de gerekmesi halinde Rum Yönetimi lehine Türk tarafına karşı askeri güç kullanmaktan çekinmeyeceğiz tehdidinde bulundular! Doğu Akdeniz’deki hidrokarbon rezervleri(!) anlaşılan o ki birçok ülkenin zihinlerini bulandırarak gözlerinin kararmasına neden olmuştur! Konferansa İsrail ve Mısır dışında ABD, İngiltere ve birçok AB ülkelerinin büyükelçilerinin de katılarak Rum Yönetimi lehine destek belirttikleri ifade edilmektedir! Rum Yönetimi gördüğü bu destekten son derece memnun görünmektedir! GKRY, Yunanistan, İsrail ve Mısır Doğu Akdeniz’de ilan ettikleri sözde MEB’ler ile Türkiye

Sende mi Tsipras?

Resim
Atina yakınlarında yaşanan yangın felaketinde onlarca insan öldü. Ölü sayısının artmasından endişe ediliyor. Binlerce yaralı var. Yangın alev alev devam ediyor. Doğa yok oluyor. Türkiye yardım etmek istiyor. Türk insanı yardım etmek için adeta çırpınıyor! Yunanistan, 1999 depreminde Türkiye’ye yardıma koşmuştu. Türk insanı bunu unutmadı. Yunanistan’a yaşadığı yangın felaketi karşısında yardım etmek için büyük bir çaba harcanıyor. Türk insanı sosyal medya üzerinden duyduğu üzüntüyü dile getiriyor. Öyle ki, Kıbrıs’ta 1974’de Yunan askeri ile vatan savunması esnasında çatışmak durumunda kalan insanlarımız ‘’ Yunanistan devleti olarak yaşadığınız yangın felaketi karşısında keşke Türkiye’nin yardımını reddetmeseydiniz. Bizler yardıma gelmeye bile hazırız’’ diye mesajlar paylaşmaktadırlar. Atatürk İzmir’e geldiğinde önüne Yunan Bayrağı serilir. Atatürk bu durum karşısında tepki göstererek "Bayrak bir milletin bağımsızlığının simgesidir, derhal onu yerden kaldırın" der

BM Barış Gücü’nün Kıbrıs’taki misyonu nedir?

Resim
  Birleşmiş Milletler Barış Gücü’nün(UNFICYP) Kıbrıs’taki görev süresinin yeniden uzatılması ve mevcut durumu günlerdir kamuoyunda tartışılmakta. BM Barış Gücü, BM Güvenlik Konseyi tarafından alınan meşhur 186 numaralı karar uyarınca 4 Mart 1964 tarihinden buyana Kıbrıs’ta ‘geçici’ olarak görev yapmaktadır. Dile kolay 54 yıldır Kıbrıs’ta sözüm ona geçici olarak görev yapıyorlar! BM Barış Gücünün görev süresinin uzatılması ile ilgili olarak bugüne kadar yüzü aşkın Kıbrıs raporu yayınladı. Yayınlanan raporlar ne yazık ki ‘tarafsızlıktan uzak ve Rumların çıkarlarına hizmet ediyor! ‘ Kıbrıs Rum Yönetimi 21 Aralık 1963’ten buyana Kıbrıs Türklerini kendi statülerine eşit bir resmiyet kazanmasın düşüncesiyle muhatap almamış ve bunun yerine 4 Mart 1964 tarihinden günümüze kadar geçen süre zarfında BM Barış Gücünü irtibat birimi ya da diğer bir ifade ide postacı gibi kullanmıştır!   BM Barış Gücü statükoyu temsil eder bir konuma gelmiştir! Düşünebiliyor musunuz, Kıbrıs’ta 44

Anastasiadis’in blöf stratejisi!

Resim
Diplomaside müzakere yaptığınız tarafın düşünce yapısı, söylem ve uygulamaları çok önemlidir.   Söylem ile eylem arasındaki farklar çelişki oluşturur. Kıbrıs konusunun bugüne kadar çözülememesinin ana nedenini Rum yönetiminin müzakerelerde ortaya koymuş olduğu söylem ve uygulamaları arasındaki çelişkili tutumları oluşturmadı mı? Rum yönetimi Kıbrıs konusunda uluslararası kamuoyuna karşı daima şirin ve barıştan yana bir görüntü vermesine karşın, müzakere masasında ise tam aksi yönde katı ve uzlaşmaz tavırlar ortaya koymayı tercih etmedi mi? Rum lideri Nikos Anastasiadis göreve gelmesinin ardından kendisinden önce görev yapan Rum liderlerin çelişkili tutumlarına ek olarak Kıbrıs konusunu poker oyununa çevirmeye çalışarak blöf stratejisi uygulamayı tercih ettiği görülmektedir! Anastasiadis, Yunanistan'da Atina Ulusal ve Kapodistrian Üniversitesi hukuk bölümünde avukatlık eğitimini tamamlamasının ardından İngiltere’de Londra Üniversitesi’nde ‘’Deniz Hukuku’’ alanında yü

Kıbrıs’ta Gaz Diplomasisi

Resim
Diplomasi tarafların birbirlerini ‘gaza(dolduruşa) getirerek’ sorunlarına çözüm bulabilecekleri bir yol değildir. Lakin Rum yönetimi ve destekçilerinin son dönemde ‘tehdit, gaza getirme ve kışkırtma’ üzerine kurgulamaya çalıştıkları diplomasi sürecini de hiç kimse göz ardı etmemelidir! Kıbrıs konusunda yeniden bir müzakere süreci başlayıp başlayamayacağını anlayabilmek üzere önümüzdeki günlerde Ada’da nabız yoklayacak olan Birleşmiş Milletler idaresi acaba Rum yönetimi ve destekçilerinin son dönemde yaptıklarını göremiyorlar mı? Çok ilginç! BM Genel Sekreteri Guterres birkaç gün önce ABD’li Diplomat Jane Holl Lute’u ‘Üst Düzey BM Yetkilisi’ olarak Kıbrıs’a atamış. Jane Holl Lute, geçmişte ABD ve Birleşmiş Milletlerde çok özel kritik görevlerde bulunmuş, Beyaz Saray ve BM’ye yakın biri olarak tanınıyor. Diplomat Jane Holl Lute ve eşi General Douglas Lute kariyerlerinde pek çok uluslararası kritik görevlerde yer almışlar. Şu işe bakın ki karı koca her ikisi de ‘ şahin’ o